hadsiz

hadsiz
безграни́чный, беспреде́льный, бесконе́чный

hadsiz hesapsız — а) в огро́мном коли́честве; б) бесчи́сленный; необъя́тный, неизмери́мый

orada hadsiz denecek kadar bir insan kalabalığı vardı — там бы́ло, мо́жно сказа́ть, бесчи́сленное мно́жество люде́й


Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Смотреть что такое "hadsiz" в других словарях:

  • hadsiz hesapsız — sf. Sayılamayacak derecede çok Uykuda gözünün önüne hadsiz hesapsız münasebetsizlikler gelir. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HADSİZ — Hesapsız, sayısız. Belirli olmayan, çok …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • AN-I SEYYALE — Gelip geçici az bir an.(Vacib ül Vücud a intisabını bilen veya intisabı bilinen herbir mevcud, sırr ı vahdetle, Vâcib ül Vücud a mensub bütün mevcudatla münasebetdar olur. Demek her bir şey, o intisab noktasında hadsiz envar ı vücuda mazhar… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • FAKR — İhtiyaç, yoksulluk. * Azlık, muhtaçlık. * Cenab ı Hakk a karşı fakrını, ihtiyacını hissetmek. * Tas: Kendisindeki bütün her şeyin Allah a âit olduğunu bilmek.(Gecede zulümat, nasıl nuru gösterir. Öyle de: İnsan, zaaf ve acziyle, fakr ve hâcâtiyle …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MAHASİN — (Mehâsin) İyilikler. İyi ahlâklar. * İnsanın vücudunda hüsün ve cemal yerleri. * Güzel tavırlar. * İnsanın yüzüne güzellik veren bıyık ve sakal.(İşte şu kâinat hadsiz mehasin i maddiyesiyle bir ma nevî ve ilmî mehasinin tereşşuhâtıdır. Ve o ilmî… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ŞÜKR-Ü KÜLLÎ — Umumi nimetler için yapılan şükür.(Eğer desen: Şu küllî hadsiz ni metlere karşı, nasıl şu mahdut ve cüz î şükrümle mukabele edebilirim? Elcevab: Küllî bir niyetle, hadsiz bir itikad ile... Meselâ nasılki, bir adam beş kuruş kıymetinde bir hediye… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hesapsız — sf. 1) Hesabı tutulmayan 2) Sayılamayacak kadar çok olan Şimdiye kadar hesapsız vaatlerde bulundu ama hiçbirini tutmadı. 3) mec. Önceden iyi düşünülmemiş, sonu belli olmayan Hesapsız bir işe girişti. 4) mec. Ölçüsüz, tutumsuz, savruk, müsrif… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mikyassız — sf. 1) Ölçeği veya ölçüsü olmayan 2) mec. Hadsiz hesapsız, hesaba kitaba sığmayan Küçük kabahatlilerin cezası ise nispetsiz, mikyassız idi. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • inukse — sansız, hadsız, gayetsiz, nihayet …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AKL-I BEŞER — İnsan aklı. İnsan düşüncesi.(Kur anın hakaik ı İlâhiyeye dair beyanatı ve tılsım ı kâinatı fethedip ve hilkat ı âlemin muammasını açan beyanat ı kevniyesi, ihbarat ı gaybiyenin en mühimmidir. Çünkü: O hakaik ı gaybiyeyi hadsiz dalâlet yolları… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • AMEL-İ UHREVÎ — Âhirete ait amel. (Ey nefis! Az bir ömürde hadsiz bir amel i uhrevi istersen ve herbir dakika i ömrünü bir ömür kadar faideli görmek istersen ve âdetini ibadete ve gafletini huzura kalbetmeyi seversen, Sünnet i Seniyyeye ittiba et. Çünki: Bir… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»